Girişimcilik ve Ruh Sağlığı Koşulları Arasındaki Bağlantı
Girişimcilik uzun zamandır risk alma, sebat ve yaratıcılık gibi özelliklerle ilişkilendirilmiştir. O halde, dünyanın en başarılı şirketlerinin birçoğunun nöroçeşitliliğe sahip girişimciler tarafından hayata geçirilmiş olması şaşırtıcı değil.
Nöroçeşitlilik, otizm, DEHB, disleksi ve bipolar bozukluk gibi durumları olan bireyler arasında beyin işlevindeki doğal farklılıkları ifade eder. Bu 2019 araştırmasının da gösterdiği gibi, girişimciler ruh sağlığı ve bağımlılık sorunlarını genel halktan daha sık yaşıyor ve ailelerinde bu hastalıklara sahip olma oranı daha yüksek.
Araştırmaya dahil edilen girişimcilerin yaklaşık yarısı bir veya daha fazla zihinsel sağlık sorununa sahiptir. Aşağıda incelenen koşullardan dördü için sayılar verilmiştir.
| Girişimciler | Genel Örnek Grup |
DEHB | %29 | %5 |
Depresyon | %30 | %15 |
Bipolar | %11 | %1 |
Bağımlılık | %12 | %4 |
Araştırmada ayrıca kaygı seviyelerine de bakıldı, ancak seviyelerin girişimciler ve örneklem grubu arasında benzer olduğunu buldu.
Bu araştırmada yer almayan obsesif-kompulsif bozukluk (OKB), disleksi ve Asperger Sendromu, bazen girişimcilikle ilişkilendirilen diğer dikkate değer durumlardır.
Özellikle Asperger, Elon Musk ve Bill Gates dahil olmak üzere bir dizi başarılı girişimcide mevcuttur. Milyarder, yatırımcı ve seri girişimci Peter Thiel, otizmin bu hafif versiyonunun başarılı şirketler kurmak için değerli bir nitelik olabileceğini savundu.
Açık Soru
Girişimcilik ve mental sağlık arasındaki bağlantı etrafında birbiriyle yarışan iki fikir var.
İlk olarak, bazıları zihinsel sağlık koşullarıyla ilişkili özelliklerin (örneğin, DEHB için aşırı odaklanma veya Asperger için ayrıntılara dikkat) girişim dünyasındaki değerli nitelikler olduğunu öne sürüyor.
İkinci olarak, nöroçeşitliliğe sahip bireylerin akademi ve iş dünyasında geleneksel çerçevelerde başarılı olmakta daha fazla sorun yaşamaları nedeniyle, şirketler kurarak ve serbest meslek peşinde koşarak kendi yollarını çizme olasılıklarının daha yüksek olduğu düşünülmektedir.
Bu fikirlerin her ikisinin de doğru olması tamamen mümkündür. Mental sağlık ve girişimcilik hakkında ne kadar çok araştırma yayınlanırsa, başarılı işler oluşturmayla ilgili özellikler hakkında sahip olduğumuz daha net bir görüş olur.
Mental sağlık hakkında ne kadar açık konuşulursa, işyerinde nöroçeşitliliğe sahip bireyleri güçlendiren koşulları oluşturmaya o kadar iyi başlayabiliriz.
Makalenin orijinal hali için tıklayın.